26 Şubat 2011 Cumartesi

Mekke'nin Fethi






Bir süre önce Müslümanlarla Mekkeli Müşrikler arasında Hudeybiye Antlaşması yapılmıştı. Mekkeli Müşriklerin müttefiki olanBeni Bekir kabilesi bu antlaşmaya aykırı biçimde, Müslümanların himayesindeki Huzaa kabilesine saldırdı.[1][2]
Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem Mekke'ye haber göndererek, öldürülenlerin kan bedellerinin ödenmesini veya Beni Bekir kabilesiyle olan ittifakın sonlandırılmasını, aksi halde Hudeybiye Antlaşması'nın bozulmuş sayılacağını ve savaşa mecbur kalacaklarını bildirdi. Mekkeliler, teklifleri reddettiler ve harbe hazırlanacaklarını bildirdiler.[3]
Mekkeliler daha sonra fikir değiştirip Ebu Süfyan'ı Müslümanları bir barışa ikna etmesi için Medine'ye gönderdiler. Ancak görüşmelerden hiçbir netice alınamadı...

Hazırlıklar [değiştir]

Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem çevredeki Müslüman kabilelerden de askerler toplayarak 10.000 kişilik bir kuvvet oluşturdu. Bunların 700'ü muhacirlerden, 4.000'i ensar'dan, kalanlarsa çevre kabilelerden gelen Müslümanlardan oluşuyordu.[4]
Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem , son ana kadar ne yöne sefer düzenleneceğini açıklamadı. Ayrıca Medine'ye giriş çıkışları durdurdu. Böylece Mekkelilerin, İslam Ordusu'nun hareketlerini öğrenme olanağı kalmadı. Ardından Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem orduyu harekete geçirdi. Mekke ile Medine arasındaki mesafe, yürüyüşle 12 gün olmasına karşın Mekkeli Müşrikler, Müslümanların üzerlerine geldiklerini ancak İslam Ordusu'nu Mekke'nin hemen dışındaki Merruzahran Vadisi'nde gördüklerinde anladılar. Bu durumda direnç göstermenin faydasız olacağını düşünmüş olacaklarki Mekkeliler, herhangi bir savunma hazırlığına girişmediler.[5]
Mekkelilerin şaşkınlığını daha da artırmak için Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem , her askere ayrı ayrı ateş yakma emri verdi. Akşam vakti etraftaki dağlarda 10.000 tane yanan ateş gören Mekkeliler, İslam Ordusu'nun daha da kalabalık olabileceği fikrine kapıldılar.
İslam Ordusu hakkında bilgi toplamak için yola çıkan Ebu Süfyan, öncü birlikler tarafından yakalandı. Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem in huzuruna çıkarılan Ebu Süfyan, burada İslam'ı kabul ederek Müslüman oldu. Bunun üzerine Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem , Ebu Süfyan'ı serbest bıraktı ve Mekkelilere şu sözlerini iletmesini söyledi:
"Her kim Ebû Süfyân'ın evine girerse, emniyettedir. Her kim kendi evine kapanır, ordumuza karşı koymazsa, emniyettedir. Her kim Harem-i Şerif'e girerse, emniyettedir."[6]
Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem bundan, aralarında İkrime bin Ebu Cehil ve Hind'in de bulunduğu on kişiyi müstesna tuttu. Bunlar, Müslümanları katlettikleri, onlara ağır işkenceler yaptıkları için görüldükleri yerde öldürüleceklerdi.

Fetih [değiştir]

11 Ocak 630 sabahı İslam Ordusu savaş pozisyonu aldı. Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem orduyu 4 kola ayırdı ve orduya şu emri verdi:
"Size karşı konulmadıkça, size saldırılmadıkça, hiç kimseyle çarpışmaya girmeyeceksiniz, hiç kimseyi öldürmeyeceksiniz."
Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem , hareket emri verdi ve Fetih Suresi'ni okuyarak Mekke'ye girdi.[7] 3 kol herhangi bir direnişle karşılaşmazken Halid bin Velid'in komutasındaki 4. kol, İkrime bin Ebu Cehil önderliğinindeki küçük bir saldırıyı geri püskürttü.[8]
Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem , Mekke'ye girer girmez genel af ilan edildiğini bildirdi ve Ebu Süfyan'a bildirdiği şekilde, kimseye dokunulmayacağını ilan etti. Ardından içerisinde 360 put bulunan Kabe'ye yöneldi. İsra Suresi'nin 81. ayetini okuyarak putları birer birer devirdi. Daha sonra da beraberindeki Müslümanlarla Kabe'yi tavaf etti.

Fetih Sonrası [değiştir]

Fetih sonrasında Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem Kabe'de ilk hutbesini verdi. Mekkelilerin şüphelerini de gidermek adına hutbesinde şu sözlere de yer verdi:
Benim halimle sizin haliniz, Yusuf'un kardeşlerine dediğinin tıpkısı olacaktır. Yusuf'un kardeşlerine dediği gibi ben de diyorum: "Size bugün hiçbir başa kakma ve ayıplama yok. Allah, sizi bağışlasın. O, merhamet edenlerin en merhamaetlisidir(Yusuf Suresi 92)." Gidiniz; sizler serbestsiniz.[9]
Aynı gün öğleden sonra Safa Tepesi'nde tüm Mekkeliler Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellem 'e biad ederek İslamı kabul ettiler.[10]

Dış bağlantılar [değiştir]

Kaynaklar [değiştir]

  1. ^ İbn-i, Hişam (1971). es-Siretun Nebeviyye(Sîre). c. 4 s.32.
  2. ^ SURUÇ, Salih (2005). Peygamberimizin Hayatı. İstanbul: Nesil Yayınları. ISBN 975-408-019-4 c. 2 s.470.
  3. ^ SURUÇ, Salih. a.g.e. c. 2 s.469,470,471.
  4. ^ İbn-i, Hişam (1971). a.g.e. c. 4 s.42.
  5. ^ Hamidullah, Muhammad (1962). Hz. Peygamberin Savaşları. Yenişafak. ISBN 975-473-284-1 s. 84.
  6. ^ Diyanet İşleri Başkanlığı, Mekke'nin Fethi URL erişim tarihi:04 Ağustos 2008
  7. ^ Sahih-i Buhari, Mekke'nin Fethi Gazası URL erişim tarihi:04 Ağustos 2008
  8. ^ Hamidullah, Muhammad. a.g.e. Yenişafak. s. 88.
  9. ^ İbn-i, Sa'd (1960). et-Tabakâtü'l-Kübrâ(Tabakat). c. 2 s.142.
  10. ^ İbnü'l, Esir. Üsdül-Gâbe fi Marifeti's-Sahabe. c. 2 s. 254.